Başbakanın açıklamaları ve arkasından da MHP 'nin yasal düzenleme önerisi ile anlaşma sağlayan AKP ve MHP 'nin girişimleriyle türban yasağının kaldırılması konusunda bir umut doğdu ve yasa çalışmalarına başladılar... ammaa Ortalık toz duman...
Önce Simgemi Değilmi konusu tartışıldı. Yıllardır bu simgedir diyenler, Başbakanın açıklamasıyla tamam itiraf etti Simgeymiş dediler. Ama görüldü ki Simge olsa bile başbakanın söylediği gibi simgelere bir yasak yokmuş. Yeni anayasa çalışmalarını yürüten Prof. Özbudun CHP nin 6 okununda bir simge olduğunu ve buna benzer bir çok örnek verilebileceğini söyledi. Böylece Simge konusuda açıklığa kavuşmuş oldu. Sonuçta anlaşıldıki Simge yada değil bununla ilgili bir yasak Türkiye 'de ve Dünyada yok. Olmasıda mümkün değil zaten.
Önce Simgemi Değilmi konusu tartışıldı. Yıllardır bu simgedir diyenler, Başbakanın açıklamasıyla tamam itiraf etti Simgeymiş dediler. Ama görüldü ki Simge olsa bile başbakanın söylediği gibi simgelere bir yasak yokmuş. Yeni anayasa çalışmalarını yürüten Prof. Özbudun CHP nin 6 okununda bir simge olduğunu ve buna benzer bir çok örnek verilebileceğini söyledi. Böylece Simge konusuda açıklığa kavuşmuş oldu. Sonuçta anlaşıldıki Simge yada değil bununla ilgili bir yasak Türkiye 'de ve Dünyada yok. Olmasıda mümkün değil zaten.
Evet türban tartışmalarına şöyle bir bakalım. Son sözümüde en altta söyleyeceğim.
*** CHP 'nin tutumu zaten belliydi ama; Kadın Vekillerinden İlmiye Çığ 'ın söylediği " 'O fahişe kıyafetidir, soyunun!' " sözleri, Anlamını değiştirmeyin o şekilde söylemedim dese bile başörtülülere bugüne kadar ki en ağır hakaretlerden biri oldu.
*** ATV 'de Ali KIRCA gizli kamera (Kendiside gizli kamera mağduru olmasına rağmen) çekimleriyle hastanede başörtüsü ile çalışanları kendince afişe etti.
*** Yargıdan da hemen açıklamalar geldi. Ama en dikkat çekeni Cumhuriyet Başsavcısının söylediği "Başörtüsü için Anayasa değiştirecek Parti kapatılır." açıklamasıydı. Ardından Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu 'da , 'Bu gidiş dinci dikta rejimine gidiştir' derken, siyasi partilerin Anayasa hükümlerine uyması gerektiğini, aksine davrananların kapatılacağını, demokrasinin kendini savunma güvenceleri olduğunu belirtti.
*** Buna ise MHP. liler "Bütün Partileri kapatsınlar, CHP iktidar olur sorun çözülür" dediler. Genelde CHP dışındaki Tepkiler ise "Kimse Meclisin üzerinde değildir" şeklinde özetlenebilir.
*** Bu değişiklik türbanı serbest bırakmaz. Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, AKP ve MHP tarafından hazırlanan Anayasa değişikliği önerisinin üniversitelerde türbanı serbest bırakamayacağını söyledi.
*** Yargıtay'dan türban için sert çıkış. Yargıtay Başkanvekili Osman Şirin'den türban yasa tasarısına sert tepki geldi. Şirin, “Laiklik ilkesinin zayıflatılması kabul edilemez hukuki eylemlerimiz ile laikliğin arkasında olacağız” dedi. Şirin yaptığı açıklamada, türban karşıtı eylemlere yargının da katılacağı mesajını da verdi.
Bence Eski ve Yeni Başsavcının, yani Yargının söylediklerini
dikkate almak gerekiyor. Çünkü ne derlerse,
Mahkemelerde aynen uyuyor ve o yönde karar veriyorlar.
Kendileri Memleketin tek sahipleri ya...
dikkate almak gerekiyor. Çünkü ne derlerse,
Mahkemelerde aynen uyuyor ve o yönde karar veriyorlar.
Kendileri Memleketin tek sahipleri ya...
*** İnönü Üniversitesi Senatosu 'da "Türban serbestliğinin, masum bir özgürlük talebinin ötesinde rejimi değiştirmeye yönelik bir tehdit olduğunu" iddia ederek tartışmada yerini aldı.
*** Biz de türbanlılara hak ettiği notu vermeyiz. İstanbul Üniversitesi Rektörü Mesut Parlak, "Bu gerginlik bizi bile etkileyecek. Belki hiç hakkımız olmadığı halde, türbanlı bir öğrenciye, cumhuriyet ilkelerinin kıyafetlerine aykırı diye hak ettiği notu vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.
Hani derler ya Bu kadar saçmalamak, ancak okumakla olur diye...
Hem okumuş hem Profesör olmuşlar ama...
Sanki bu sözü haklı çıkartıyorlar...
Hem okumuş hem Profesör olmuşlar ama...
Sanki bu sözü haklı çıkartıyorlar...
*** Rektörler, Dinayet İşleri Başkanlığına soyundu! Rektörün canlı yayında başörtüsü konusunda verdiği fetva herkesi şaşkına çevirdi. Prof. Dr. Nusret Aras, " Türban farz değil. İslam dininde kaza uygulaması var. Bu kızlarımız bunu bir kaza olarak saymalıdırlar." cevabını verdi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Mustafa Akaydın ise üniversitesine Museviliğin sembolü olan 'kipa' ile girilmesinde hiçbir sorun olmayacağını belirtti.
Maşallah başörtüsü konusu,
Profesörlerimizi Ulema yapmış.
Dini bir konuda fetva da veriyorlar artık...
Profesörlerimizi Ulema yapmış.
Dini bir konuda fetva da veriyorlar artık...
Ve Yorumlar :
Ömer Lütfi METE / Bugün 04.02.2008Örtü yüzünden yaşanan mağduriyet ve tatsızlıklarda vebalin büyüğü 'Siyasal İslâm' cephesinde bulunsa bile -ki bundan emin değilim- laiklik yobazlığı çok daha ağır bir ülke meselesidir. Laikliğin İslâm karşıtlığı şeklinde algılanmasına yol açanlar, Haçlı Seferi yürütüyorlar! Bu Türkiye'ye yapılan en korkunç kötülüklerden biridir.
Neslihan ACU / MedyaTava 30.01.2008
Soru şu: Bir araya gelebilecek miyiz? Ben geliriz diyorum. Gelmek zorundayız diyorum. Tek sorun, yalnız olmanın dayanılmaz hafifliği duygusunu aşabilmek ve şişmiş egoları patlatabilmek.
Hasan Celal GÜZEL / Radikal 20.01.2008
Demokrasinin laikçi düşmanları. Efendim, Türkiye'de 'laikliği' ve 'laik devlet anlayışı' nı -marjinal bir azınlık dışında- herkes benimsemiştir. Hiç kimse, dine dayalı bir devlet arayışı içerisinde değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğuna kimsenin itirazı yoktur. Ancak, demokratik şekilde iktidara gelemeyen odaklar, laikliği bir din ve ideoloji gibi dayatarak millî egemenlik yerine azınlık tahakkümünü sürdürmeye çalışmaktadır.
Yasağı kaldırmak için, çaresizliktenmidir nedir ?
Birde Türbanın bağlama şekli diye bir saçmalık daha gündemimize girdi.
Buna verilen tepkilere örnek :
Birde Türbanın bağlama şekli diye bir saçmalık daha gündemimize girdi.
Buna verilen tepkilere örnek :
Genç Siviller : Hayır, Benim Babaannem gibi olsun. Genç Siviller Başörtüsü yasakçılarının tavrından rahatsız. Taksim'de bir araya gelen Genç Siviller Hareketi üyeleri, başörtüsü yasağını saçma olarak nitelendirdiler. Başörtüsü ile ilgili şekil tartışması yapan ve "babaannelerimiz, anneannelerimiz gibi bağlasınlar" diyenlere gönderme yapmak için beraberlerinde baba annelerinin resimlerini getirdiler. Resimleri gösterip hangisi gibi olsun diye sordular. (Video ve Haber Burada)
Dr. Sivilay Abla'ya gelen ilginç başörtüsü soruları ve cevapları : Taraf Gazetesi 'nden Dr. Sivilay Abla bu perşembe okuyucularının türban sorularını yanıtladı...
Soru: Türbanlılar neden babaannelerimizin taktığı gibi takmıyor. O zaman bir sorun kalmayacak. (Şebnem Balaban-Aydın)
Cevap: Şebnem kızım güzel söyledin. Örneğin benim torunlarım görücü usulüyle evlenmeyi düşünüyor. Belleri ağrıyınca kupa çektiriyorlar. Yemeklerinde vitadan başka yağ kullanmazlar. Ancak ben örtülü olmadığım için başları örtme şansları yok. Bu konuda kara kara düşünüyoruz.. Başlarını örtmeye karar verirlerse senin babaanneni onlara ödünç verir misin?
Soru: CHP Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal, "türban bizim geleneksel kıyafetimiz değil. Bir Arap üniformasıdır " diyor. Türk kızları neden geleneksel Anadolu giysilerini tercih etmiyor da bu Arap üniformasını giymekte ısrar ediyor? (Ankara Olgunlaşma Enstitüsü son sınıf öğrencisi)
Cevap: Baykal yine çok haklı. Halbuki biz sadece geleneksel kıyafetlerimizi giyeriz. Örneğin; blue jean Selçuklu döneminden kalma bir mahalli kıyafetimizdir. Göbek piercingi çok kadim bir şaman ritüelidir. Bildiğimiz tüm geleneksel Anadolu kıyafetlerinde sırt dekoltesi standarttır. Ayrıca bu Arap kıyafetleri Suudi Arabistan'ın Bursa eyaletinde ve Mısır'ın Denizli kentinde dokunuyor. Ben de anlamıyorum niye bu ısrar?
Dr.. Sivilay Abla
Ruh ve Sivil Hastalıkları Mütehassısı
Toplumsal Onarım ve Siyasal Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı Başkanı
Dr.. Sivilay Abla
Ruh ve Sivil Hastalıkları Mütehassısı
Toplumsal Onarım ve Siyasal Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı Başkanı
karşılasabileceğimizi
anlatan bir yazı :
Dünyanın en saçma sapan yasağı kalkmak üzere. Tabii ki bu süreç bir kanun çıkarmak kadar kolay olmayacak. Toplumu tespih tanesi gibi avucunun içinde görenler boş durmayacak. İşte en seçmece başörtüsü provokasyonları.
Sonuç :
Türban sorunun iki yönü var. Birincisi bundan mağdur olanlar. İkincisi ise bu mağduriyet kaldırılırsa mağdur olacaklarını düşünenler... Kim ne derse desin böyle bir sorun yok demekle bu sorun bitmiyor. İlk türban olayı 1968 yılında Siyasal Bilgilerde olmuş ve o gün bugündür yaklaşık 40 yıldır tartışılıyor. Demekki böyle bir sorun yok demekle, memlekte elden gider demekle de olmuyor. Sorun vardır ve çözülmesi gerekiyor. Peki ama NASIL ?
Türkiye, ya Seçimlerden/Demokrasiden vazgeçecek, Seçme işini Rektörlere, Yargıya ve CHP ye bırakacak. Böylece de Bekir Coşkun ve Yılmaz Özdil 'in dediği gibi göbeğini kaşıyan, bidon kafalı cahil halk da (Affınıza sığınarak yazıyorum) onların istemediği partiye oy veremeyecek. Yukarıdaki örneklerde ve buraya almadığım bir sürü örnekde sanki bunu istiyorlar gibi bir izlenim var. Her ne kadar böyle bir izlenim yaratsalarda, Bu ülke kimseninin tapulu malı olmadığına göre böyle bir şey mümkün değildir tabii. Her iki kesim de birileri çok istesede; birbiriyle kardeş kavgası yapmayacağına göre, birbirlerinin korkularını anlamaya çalışarak bu sorunun bir şekilde çözülmesi için çalışmak zorundalar.
Yoksa bu ülke bu konuyu kısır bir döngüyle tartışır ve ülkeye ayak bağı olmasını devam ettirerek yılları kaybetmeye devam eder...
Yoksa bu ülke bu konuyu kısır bir döngüyle tartışır ve ülkeye ayak bağı olmasını devam ettirerek yılları kaybetmeye devam eder...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder