Kendisi meşhur bir sanatçı değil, işadamı değil, politikacı değil, yazar değil, gazeteci değil , vb. değil, değil, değil.... Ya ne İstanbul belediyesinde memur. İyi de ben niye tanıyorum Murat Kazanasmaz 'ı. (Murat bey alınmasın, onun şahsı ile ilgili hiç bir sorunum yok. Konum başka.)
Arabada yada Evde Radyo açıyorsunuz Murat Kazanasmaz.
Bir basılı medyada yok.Bence en kısa sürede bir köşe vermeliler.Yol tahminleri yazar.
Ne o İstanbul 'un yol durumunu ögreniyoruz.
İyi de ben Antalya 'da yaşıyorum. Bana ne İstanbul trafiğinden.
Geçen gün arabada giderken arkadaşım "Bu orta refüjü niye kazıyorlar" diye sordu bende kendisine Tramvay için dedim. Şaşırdı haberi yoktu. Ama İstanbul 'daki tünel inşaatını sorsam kaç metre de olduklarını bilirdi, herhalde. Murat Kazanasmaz; 1.boğaz köprüsümü , 2.boğaz köprüsümü desem hemen cevap verirdi.
Kısaca Antalya 'da yaşayıp (Ya da İstanbul dışındaki kentlerde) İstanbul 'un sorunlarını
Antalya 'dan daha iyi biliyoruz.
Neden ?
Çünkü bütün Medya aleminin merkezi İstanbul 'da olunca Türkiye 'yi İstanbul sanıyorlar.
Onlara göre sanki TÜRKİYE eşittir İSTANBUL...
Murat Kazanasmaz kardeşimizin bir radyoda anlattığı anısı :
Trafik şubesi olarak, İstanbul’un bir caddesine ya da sokağına, trafik kontrol kamerası yerleştiriyorlar. Daha sonra merkezde görüntüleri incelerken, kamerayı hangi yöne çevrili şekilde monte ettiklerini unutuyor ya da karıştırıyorlar. Sokakta bulunan dükkanlardan birine telefon açıyor Kazanasmaz. Bir hanımefendi ahizeyi kaldırıyor ve cevap veriyor. Murat Bey, müşteri olduğunu ve dükkana gelmek istediğini, yerlerini ayrıntılı olarak tarif etmesini rica ediyor bayandan. Karşıdaki kişi, yeri tarif ediyor ve bu arada kendileri de yön tespitini rahatlıkla yapıyorlar. Tam telefonu kapatacakken bayan, kimin geleceğini soruyor. Kazanasmaz da gayet doğal bir şekilde “tabi ki ben geleceğim” diyor. Aldığı cevap unutulacak ki gibi değil: “Peki ama burası sir ağda merkezi ve sadece gerçek bayanları kabul edebiliyoruz beyefendi.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder