Tamam millet olarak başarıyı nedense pek istemeyiz başarılı olanı da ne yapıp ne edip ayağından çekmeye çalışırız ama ya başaranlar kendi hayatlarına çok daha fazla dikkat etmek zorunda değillermi... (ad)
Konuyla ilgili bir yazı :
Nurullah Kaya 17.11.2007 Zaman
| |||
Türk atletizminin medarı iftiharı diye yıllarca gündemden düşmeyen Süreyya Ayhan Kop'un yaşadığı doping hadiseleri, tüm sporcularımıza ibret dolu bir hikâye oldu. |
Yaptığı antrenmanlarla yetinmeyerek yasaklı ilaçlar kullanmayı tercih eden Süreyya, daha önce de doping konusunda zor duruma düşmüş ve ceza almıştı. Ama o akıllanmadı. Çünkü insanoğlu sigara, alkol ve uyuşturucuya nasıl bir kez yakayı kaptırdı mı kurtulamıyorsa, sporcular da dopingin pençesine bir kez yakalandı mı, yok olana kadar kurtulamıyor. Pekiyi Süreyya neden dopingi seçti? İnsan fizyolojisini son haddine kadar zorlayan atletlerin, adeta işkence niteliğindeki antrenmanları yapması gerekiyor ki performansı artsın. Ancak bazı sporcular bu ağır yüklenmeleri bir müddet sonra kaldıramıyor ve vücudunu toparlayamıyor.
Daha yüksek formu yakalamak ve antrenmanlar ile yarışlarda dinç kalabilmek için ilaç alan sporcuların bedeni, kısa süre sonra doğal toparlanma sürecini kaybedip ilaç bağımlısı haline geliyor. Süreyya da ne yazık ki bu sporcular güruhuna dâhil olanlardan. Geçtiğimiz günlerde 2000 Sydney Olimpiyatları'nın 3'ü altın 5 madalyalı yıldızı Amerikalı atlet Marion Jones da doping kullandığını ve bu konuda yetkililere yalan söylediğini gözyaşları içersinde itiraf etmişti. Yine bu yıl 100 metre olimpiyat şampiyonu atlet Justin Gatlin'in doping testi sonucunda vücudunda testosteron bulunmuştu.
Bunlar sadece atletizmdeki en son örnekler. Futbol dahil hemen hemen her spor dalının iliklerine kadar nüfuz etmiş olan doping, performans sporun adeta yüz karası olmuş durumda. Uzun yıllar yapması gereken yorucu antrenmanlara katlanmak istemeyen, kısa sürede para ve şöhret kazanma arzusuna yenik düşen sporcular, artık ilaç tüccarlarının elinde oyuncak haline gelmiş bulunuyor. Tabiî ki tek günah keçisi sporcular değil. Onlardan dört gözle madalya bekleyen devletler ve sponsorlar ise olayın bir başka suçlusu. Süreyya Ayhan Kop ve Yücel Kop her yönden Türk sporuna önemli tecrübeler edindirdi. Büyük ihtimalle pistlere dönmesi imkânsız. Süreyya'nın yapacağı iki şey var; ya medyayı toplayıp sağa sola suçlamalar yapmaya devam eder ya da ünlü atlet Marion Jones gibi gerçekleri söyleyerek herkesten özür diler.
Dr. İlhami Fındıkçı : Bir Başarıyı Yönetememe Hikayesi - Süreyya'ları kaybetmemek için
Milli atlet Süreyya Ayhan'ın yaşadıkları, günümüz insanının başarıya ulaşmak kadar başarıyı sürdürme, daha doğrusu başarıyı yönetme ihtiyacının giderek büyüdüğünü gösteriyor.
DEVAMI İÇİN >>>
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder